19 Aralık 2016 Pazartesi

...

Bu aralar buralar pek hareketli.
Mesela 17'sinde doğum günümü kutladık koskoca bir hatun oldum. Tabiri caizse; eşşek kadar oldum.
Hala evli olmamam sebebiyle eleştirilsem de dileklerin çoğu hayırlı bir kısmet olsa da gülüp geçtim bu sene.. İstanbul'a geldim, gezdim eğlendim bir güzel kendime baktım onca kötü şeye rağmen eğlendim. Her gün bizim biliyorum ama bu yaş farklı oldu benim için, farkındalığı oldukça yüksek malum bu da özel kılıyor bu yaşımı. Merak eden varsa; 27 yaşım doldu Haziran ayında da 28 olacak net. Hayatım iş, spor, arkadaşlar, kurslar ve evden ibaret. Şuradan bakınca ne kadar da hareketli görünüyor değil mi ? Çok mutlu ediyor bu durum arada şikayet etsem de yorgunluktan nerede uyuduğumu bilmediğim zamanlar mı ararsın, düşünmekten kafamın ağrıdığı zamanlar mı ? Hepsi var müptenin o küçük yaşamında bunlar oluyor. Kendini geliştirme mevzusu :)
Gelişiyor muyuz hakikaten ?

Kış aylarını pek seven biri olmadım hiç bir zaman. Kar soğuk derken hem içim burkulur dışarıda kalanlara hem de üşürüm bana göre değil, olmadı, olmayacak da..
Üzülecek zaten yeterince durum varken bunlar da eklenmesin be.

29 Kasım 2016 Salı

Öyle Bir İnsan Ki !

Evet türlü türlü insan olduğu doğru da bu kadar cinsle karşılaşmak biraz haksızlık gibi geliyor bana !
Aslında biraz da güldürüyor ne yalan söyleyeyim :) Aslında konuyu abartmanın alemi de yok hepimiz biliyor karşılaşıyoruz bu arkadaşlarla. Belki de ben de bunlardan biriyim ve böyle anlatıyorum kim bilir 😏




İşiyle Hatun Tavlamaya Çalışan Tip 

Hiç karşılaşmak istemediğim tip kendisi; ama maalesef hayatın bir kısmında muhakkak karşılaştığımız durumlar  mevcut.. Sanırım bir kaç ay önce arkadaşların da söylediklerinden etkilenerek buluştum. Ama uzaktan gayet normal görünüyordu yemin ederim.. Gezmelere doyamayacağımı düşünürken kaçmak için neler yapmadım. Adam Polis ! Muhabbete girmeye çalışıyor tipi düzgün evet yakışıklı da ama konuşmaya başlayınca; onların merkez böyle, gelenler şöyle, sürekli aksiyon dolu bazen kovalamacalı bazen göz altılar..  Sanırım yakın gördüğünden böyle anlatıyor diye düşündüm başta ama durum tamamiyle Polislik ile tavlama çabası. Sakın kendini beğenmiş Müpte' olarak düşünme bak bu kadar net olmasa tavlama çabası demezdim. 
Tek cümle yazayım sen anla ! " Ben zaten mesleğini eline almış biriyim. Arkadaş olmak istemiyorum müpte' sevgili olmak ilerde de evlenmek istiyorum.
Düşündüm de buna tavlamak demeyelim; koşmak diyelim.

Her Konuda Şikayet Eden Tip 

Bu arkadaşlar negatif mantar benim gözümde. Kesinlikle türemesini istemediğimiz otlar gibi yırtık dondan çıkar gibi gelir enerjinin içine çomağı batırır uzaktan izler gerekirse müdahale ederler ! 
Lanet okuyorum bu arkadaşlara.. 
Sürekli olarak kolay bir iş olsa dahi  'Off bu Ne ya !' ' Yeter artık' gibi söylemlerle içinizi yerler hele de benim gibi karşı taraftan kolaylıkla etkilenebilirsiniz ohhooo değmeyin keyfimize. Hani durumları değiştirmek için bir hamleleri olsa; gam yemez insan haklıdır bu şikayetten dersin ama böyle bir hamle de yok ortada.
Ağızlarının ortasına çakıp, çekip gidesim var şuan. 

Hayatın Onun Çevresinde Döndüğünü Düşünen Tip 

Kendisi bizim bahçenin bencilidir. Bu kadar olmaması gerekir aslında... 
Yani bir insan hayatta her bir haltın kendisiyle bağlantılı olduğunu neden düşünür ki ? Bu eksikliktir aslında abi ya. Bir şey anlattığında muhakkak o eksik onda olmuştur ve sana yol göstermeye kalkar. Hep onun isteğinin olmasını beklemesi, herkesin onunla uğraştığını düşünmesi 😶   
İçlerinde fazlaca narsistlik mevcuttur benim gözümde.

Vazgeçilmez Olduğunu Düşünen Tip 

Bak bunun için kadın/erkek ayrımı yapılamaz. Gerçi hiç biri için yapmıyorum ya o ayrı.. 
Sanki onlar olmadan hayatın devam etmeyeceğini düşünen tipler bunlar. Öz güven tavan yapmış ki bir balyozluk işi var o tavanı başına indirmeye. 
O küçük dağları siz yaratmadınız efenim. Lütfen haddinizi biliniz ! 

Muhakkak bunları çoğaltırız ama şuan bu kadarını yazmaya gücüm yetti.
düşündükçe, gördükçe duygularıma engel olamıyorum :) 
Sakin ol müpte ' geçti :)
                                                                           



16 Kasım 2016 Çarşamba

Müpte'nin Yeni Yaşamı ! New style ;)

Yaşamanın ne büyük bir nimet olduğunu fark edemeyecek kadar meşgulüz. 
Evet hayattayız ama bu hepimizin yaşadığı anlamına gelmiyor. 
Bir günde 1440 dakikanın tamamını fark ederek yaşıyor muyuz ? Zamanımız bu kadar azken boşa mı harcıyoruz ? 

Kafamı meşgul edenlere bir liste hazırlasam sanırım bu konu 2. sırayı göğüslerdi eminim. Farkındalık konusuna gerçekten çok taktım hele de etrafta o kadar insanı kaybederken.. 
Hep düşünüyorum gerçekten yaşıyor muyuz !? Ben yaşadığımı sanmıyorum sadece zaman öldürüyorum diyebilirim bundan 2 ay öncesine kadar.. Şimdi şimdi toparlıyorum kendimi.. 


Farkındalık Ne Ki !?!?

Basitçe şöyle okumuştum bir yerde;  
Yaptığımız her şeyde kendimize " Bunu yapmayı ya da bunu düşünmeyi ben mi istedim? " soruyu sormaktır. Düşünebilme kabiliyetinin hakimi olabilmektir. Misal kahve içerken; bardağa dokunuruz dokunduğumuzu onaylarız sonrasında çayı yudumlar ' Şu an kahve içiyorum ve sadece kahveyi içiyorum' deriz. Aslında sadece kahve içtik; ama farkında olarak.. O sırada aklımıza düşünceler mi geliyor ? ' ben sadece kahve içiyorum düşünmeyi istemiyorum diyebilmek farkındalığımızı sağlar. Farkındalık yapılan eylemle bütünleşebilmektir. Sadece 'anda kalarak' gerçekleşebilir. Çünkü düşünceler ya geçmişten anı olarak ya da gelecekten hayal olarak gelir. 

Ben bu şekilde düşünmemiştim hiç, şuan yazı yazarken sadece yazıyorum diyorum kendime malum ısınma turları ama zamanında; bir çok şey düşünerek idame ettirirdim hayatımı bu biraz sıkıntı oluştururdu. farklı farklı seçenekler her zaman vardı aklımda sebebini işte şimdi anlıyorum diyebilirim. 

Tavsiyedir !!'1!

Konu hakkında bilgi sahibi olun ben bildiğim öğrendiğim kadarını paylaşıyor olacağım sizinle ama olur da bilginiz varsa her zaman dinlerim, dinlemek isterim.. 
Farkındalığımızı elimizden bırakmamalı ! 
Bunu becerebiliyorsanız üstadımsınız bu saatten sonra.. 


                                                                                           

15 Kasım 2016 Salı

Healthy Lifestyle vs Müpte

💢 Hayır tabi ki de ısınmadan spor olmaz  👊
💢  Spor salonuna gitmeden veremezsin o kiloları 👊
💢  Hiç bir şey yemeyeceksin ! 👊
💢  Aman boşver ne gerek var !?!?! 👊
💢  Ben de yapıyorum o hareket böyle değil 👊
💢  Hayır yani sıkılacaksın neden boşuna böyle yapıyorsun 👊
💢  Küçük bir ısırık alsan olmaz mı _ ?? 👊


Bu cümlelerin tamamı ve devamı bir çok kişiden geldi özellikle sağlıklı yaşamaya başlıyorum dediğimden beri.. Kendime düzen oluşturdum !!1 Spor ve yemek dengesi kuruyorum en azından deneyerek kendime en uygununu buldum. Sadece istikrar konusunda desteğe ihtiyacım var malum bu zamanla olacak.. Gel gelelim ki bazı şahsiyetler böyle yaparak sanırım beni gaza getirmeye çalışıyor. Anlamadım ! Tam her şeyi düzenle yaparken; ortaya laf atıp sana inanmıyoruz, yanlış yapıyorsun gibi bir şey bilmeden konuşmaları pek canımı sıkıyor. Hani senin yaptığını muhakkak başkaları anlatmayı beklermişcesine bır bır bır konuşur ! Lanet ! 

Gene de pek umursamıyorum en azından 10 saatimin 10 dakikasını ayırıyorum artık.. Kalan zamanı heba etmenin ne gereği var değil mi ? 


Biraz Değişim ! 


Blog içeriğinde biraz değişim yapmaya karar verdim. Malum tek yönlü olunca yazma konusunda problem olabiliyor ! Ama bu sefer her konu da var olmaya çalışacağım. Konu olarak çok çeşitlilik sanırım sorun oluşturmaz; ha bu demek değil ki hiç alakam olmayan makyaj malzemeleri tanıtacağım.. Sadece biraz film, bazen kitap bilemedin gezi bunun yanında spor/sağlıklıbeslenme ya da insan kaynakları.. Çerçeveyi genişletiyorum hadi bakalım 




Bakalım müpte' yi bu haliyle de sevecek misiniz ? 

Harbiden Sever misiniz ?

                                                                        


Aman !?!?!

Eski Tarihli yazıyı nasıl yeniden yayınladım anlasam keşke :) 




Aman insanlar seni yanlış tanımasın.
Aman arkadaşların yanlış düşünmesin.
Aman iş yerinde adın çıkmasın.
Aman erkek arkadaşın olsun.
Aman çok geç olmadan evlen.
Aman, aman, aman.

Kime göre neye göre aman !
Yahu hayatı kendimin, ne yapacağıma karar veremezken nasıl benim.
İyilik hoşluk belki de bilinmez, seni düşündüklerinden kararları sen için alma çabaları.
Görmek istedikleri gelecekte seni başrol yapmak istiyorlar o da belki.
Korkmadan, kimseyi düşünmeden, belirli kalıba sığmadan yaşamak.
Ütopya işte bu.
Yalan değil bu yazıya etki eden bir post okumuş olabilir hatta baya büyük etkilenmiş olabilirim.
Küfüründen, sövmesine kadar içimden ne geliyorsa yazdığım pek bir şey bulamadım.
Amacı neydi bu blog tantanasının.
Yeni arkadaşlar, arkadaşlıklar edinmek ?
Hayıflanmadığım bir ortam ?
Çok takip ?
Kişisel olup içimi döktüğüm ?

E şıkkı diyorum. Üzerine alınma okuyucu bu tamamen benim ibneliğim. Senlik bir durum yok.
Kaygılarımı eşikte bırakıp geliyorum. Korkmadan, ürkmeden, kendimi önemli hissederek.
Heyt tutma beni !?!!

Şimdi değişim zamanı mı bilinmez de, bugünlük bize ayrılan vaktin sonuna geldik.


14 Kasım 2016 Pazartesi

Müpte' Arası

Bu hafta sonu ne yapalım diye sormuştuk birbirimize. Gezelim de neresi olursa olsun diyiverdim. Nihayetinde bu şehirden biraz kopmak bana iyi gelirdi her zaman. Aslında düşünülen yer ve zamanla alakası olmadan olympos diye bir seçenek çıktı ortaya. Malum bizim gideceğimiz yerler özellikle yakın olmalıydı malum hala ailesinden izin alması gereken bir müpte' mevcut. booking'den bakarken Olympos seçeneği o kadar cazip geldi ki atladım, bu olsun. Burada kalalım. Burada yemek yiyelim ve uyuyalım. Bu karardan tam on dört gün sonra yola çıktık. Tabi o sırada bir çok badire atlattık. Yeğenimin apandis tehlikesi, doktorun onu kesmek istemesi ve o gece Almanya'ya dönecek olmaları gerçeği. Gece 02:00 civarında resmen yoldaydık. İnanabiliyor musunuz ?? Annesi ve babası olmadan bir genç kız ki bu ben oluyorum tatile gidiyor !?!12?! 
Tüm yol boyunca şarkı söyleyip eğlenirdim, uykum olmasa. Elbette uyudum :)
Antalya'ya daha doğrusu Olympos' a hayran kalarak gezimiz başladı. 


Gitmeyenler için tavsiyedir ! GİDİN ! 👌

Yalnız kalmak o kadar iyi geldi ki resmen rahatladım. mavinin içindeki yeşil, yeşilin içindeki taşlar.. Kimsenin birbirini yargılamadan var oluşu. . Sadece üç gün kalacak olmamız bile canımı sıkmadı. Düşünsene uyandığında çardağa çıkıp kahvaltını alıp yeşilin içerisinde kuş seslerinin eşliğinde oturuyorsun. Sonrasında tarihi yerleri gezip; edniz keyfi yapıyorsun. Enler arasına girense; gökyüzünde bulunan yıldızların o kadar çok olması .. Masal gibi bir tatil.. 


Tatil bu kadar güzel geçerken sitem dolu bir mesajla karşı karşıya kalmak gerçek hayata döndürdü beni ! 
+Böyle iyi mi ? 

tanımadığım bir numara yazıyor bunu bana, ne hakla !?!1!
Tatilin arasına girmesini istemediğimden; cevap vermedim bunu defalarca farklı cümlelerle tekrarladı. En son dayanamadım, aradım. Bu eksiğin giderilmesi ve benim o muhteşem tatile dönmem gerekiyordu. 

+Çok pardon ama tanımadım seni.
-Bu kadar kolay mı unutulup siliniyor, bir bakıyorum ki engellenmişim.

(Düşünüyorum, ben kişiyi kolay kolay engellemem !)

+Detay vermen lazım ki seni tanıyayım. 
-İzmit' e geliyorum ! Seni göreyim diye arıyorum ama nedense ulaşamıyorum müpte' . Beni engellemişsin hani tek yer yetmemiş her yerden basmışsın engeli. 

Dank ! !

(O an uyanış geliyor, sen sen sen ! Lanet olsun diyorum tabi. Neden aradım ki ? Soru işareti olarak kalsaydı )

-susma, bu numarayı da mı engelleyeceksin kim olduğumu bilsen; düşün bakalım.
+Uğur !?! Aa  tanıyamadım kusura bakma ( Sanki baksa bir halt olacakmış gibi)
-Evet ben, neden engelledin ?!
+Doğru olmazdı, hala olmaz. 
diyerek kekeliyorum. Harbi ben neden kekeliyorum !
:Neden her defasında beni bulmasına izin veriyorum, lanet gitsin sana demem gerekirken hiç bi halt olmamış gibi konuşuyorum. Ki bunu yaklaşık bir hafta daha devam ettiriyorum ! 
Adam ev düzerken, nişanlısının anasına bacısına giderken bana yazıyor ! ben de konuşmaya devam ediyorum. 

Anlayacağınız üzre tatil bitti orada ! Evet tam anlamıyla çakıldım yere ! Yeşillikler onun yüzüyle bir oldu, maviler onu hatırlattı. Isparta'ya bu kadar yakın olmanın ne manası vardı bebeğim. Onu şu yazıdan hatırlayabiliriz. Kendine söz veren müpte gene her şeyi bok etti.
saygısını yitirdi. inancı kalmadı. 
Bana kızabilirsiniz, ben kendime çok kızdım konuşmak yoktu dedim ama kendimi dinlemeden bana yürümesini hoş karşıladım. Her ne kadar laf soksam da o hala olan zaafımın farkında... 
Dip Not: Şuan konuşmuyorum, gene engelledim. 


Gene De !

Her şeye rağmen devam eden tatil o kadar güzeldi ki..
Mesela Kekova diye bir yer gördüm, teyzeler çok orijinal. Sadece mekan çok merdivenliydi. Suyun güzelliğini söylemek istemiyorum  elbette, herkes bilir. Akdeniz güzeldir. 
Kaldığımız yerin sahipleri o kadar hoş sohbetli insanlardı ki, hani sırf o muhabbete bile gidilebilir. 
Tamamen tavsiye ederim oraları, gezmek ve huzur için gittiğimiz tatil tam anlamıyla olmasa da bir eksikle benim için muhteşemdi. Ama siz siz olun sevgilinizle gidin, romantik yer malum ;) 
                                                                       
Ha bir de kavun içi dondurma yemeden gelinmemeli buralara..

11 Kasım 2016 Cuma

Derin Bir Nefes Al ! -İşte Başlıyoruz.

Sadece gözlerimi kapattım.
Oysa şahane bir manzara karşısındaydım..
Elimde sek kahvem tatsız tuzsuz.. 
Ne aradığımı bilmeden geziyorum. Gezmek dediysem şehir değiştirerek ! 
Sanki bir şeyleri bulmak istiyorum ama yok.
Hiç olmamış gibi.. 
Sürdürülebilirlik konusunda problemlerimiz var bir çoğumuzun o yüzdenin içerisinde yaşıyorum ben de. Ne yapalım bu şekilde olmak düştü bize de... 
Aylar geçmiş buralara gelmeyeli, yorumlar varmış okumadığım. 
hala beni takip etmeye devam eden onca kişi unutuldum diye düşünüyorum ben kendimi unuttum.
Anka kuşu misali küllerimden doğmayı bekliyorum. 
Doğabilir miyim bilmiyorum ; deniyorum. Deneme YAP demiş Yoda ! O zaman yeni hayat mottomu açıklıyorum. " Yap ! " hem de ne istiyorsan.
Bir çok kötü alışkanlığım geri geldi; sigara içip sporsuz yaşam gibi. 
Ama hepsi geçecek yani düzenliyorum hayatımı adım adım, umarım istediğim noktaya kolayca gelirim. Peh, buna ben bile inanmadım be ! güzel şeyler kolay olmaz, kolayca önüne gelmez. 
Bu olmayacağı yapamayacağın anlamına da gelmez. Biraz uğraş, özveri, süreklilik her şeyi güzelleştirebilir. 


Şimdi geri dönüş üzerine neler diyebilirim bir bakalım. 
Sürekli burada olacağım  
Artık bir yere gitmek yok  
Hepinizi okuyacağım  

Tamamdır !

Aslında hayır bundan sonra böyle şeyler yok. Emin değilim burada olacağımdan ben bile bilmiyorken ne yapacağımı size yalan söyleyemem. Belki de bu son ; belki her gün yazarım. bu hiç belli olmaz o nedenle bildiğim tek şey, tanımadığım sizleri gerçekten özledim. Burada bulunmadığım sürece de defter yaptım ona yazdım. O da ayrı bir ahmaklık ya neyse :)

                                                                                

12 Temmuz 2016 Salı

Are We Happy Eveveryone !!!?!

Eğlenmeli insan.
var oluşunun sebebi nedir bilmem ama ! Bence : Eğlenmek, deneyimlemek ve paylaşmak.
Bence demek için insanın bir şeyler bilmesi gerektiğini söylemişti bir hocam ve bunu emin olun acı bir şekilde öğrendim ben. Büyük bir insan topluluğu ve utanç sınavı !!?!?!'!1
Hatırlamak istemiyorum ama anlatmayı düşündüğümde link ekleyeceğim buralara.
Sıkıcı zaman dilimleri her yerde olur her işte muhakkak mutsuzluk barındırdığın anlar vardır bilirsin hadi sende yaşadın ! Hay ebesini bellediğim iş ! Hay senin gibi patrona ben .. cümle tamamlamak değiştirmek serbest. Fark ettin mi peki bu işi yaparken sorun olsa da sol kaş havada ben neymişim edasıyla çalıştın. Katlanarak çalışıyorsan şuan çek git. Ama arada şikayet edip gururlanıyorsan tavrını bir kere daha gözden geçir.
Enerji önemli demişlerdi. Eğlenmek de benim için öyle. Aniden değişen kahkahalı havaları çok severim mesela. Güneşli bir günde uzun ağaçların arasında hamakta sallanırken aniden ufak üşüme gibi gelir bana. Şimdi sen söyle hangisi daha iyi. Yorulduğun ama eğlenip bundan zevk aldığın mı ?
Yorulduğun ve şikayetlerle gününü mahfettiğin mi ?
Şimdi şikayet ediyorsan ; daha kötüsünü getir aklına hadi. Senden daha kötüsü var ! ÖLÜM var.
Şimdi gülümse; başkası için değil kendin için. Ve harekete geç ! Ben yazdım sen okudun. Sen okudun ona anlattın. O dinledi ve uyguladı. O uyguladı ve bunu döngü yaptık ! :Biz yaptık sadece bir kişi ile ;)
Unutma müpte de şikayet eder sen de edersin mühim olan gülümsemeyi unutmamakta ;)



                                                                                                                                                 Müpte bildirdi.

19 Haziran 2016 Pazar

Bitti Demeden Bitmez !


İnsanı sadece var olduğu için sevebilir misin ?
Bu kısımı tam olarak hiç düşünmemiştim.
Seviyorum dediğim kişilerin çoğu sevgili, yakın arkadaş, aile idi.
Nasıl olur da bu ilişkiler olmadan sevilebilir bilemedim.


Dikkat İtiraf İçerir !


İki gündür kanepenin sevdiğim yerinde TV karşısında herhangibirinin ' Müpte kalk !' demesini duymadan uzanıyor, oturuyor kahya ile takılıyorum. İşte hayat bu ! Ben ne istersem o.
Telefondan uzaklaşmış ufak esinti içinde film şöleni yapıyorum. Ha tabi yalnız değilim tam olarak babannemin varlığı etkilemiyor bu olanları.
İlişkiler konusunda düşündüren bir dizi izledim. Adı bana kalsın, üzgünüm bu konuda hassasım bana özel olmasa da şuan ben öyle olduğunu var sayıyorum. Gelişim gibi düşünün Müptenin değişimine ön ayak oldu. Sevgi diyorsa bu hatun kesinlikle Aşk vardır diyorsunuzdur. Ve yanılmıyorsunuz aşk var ama beni etkileyen kısmı erkeğin kadını ' insanlığı ' yüzünden sevmesi. Cümle nasıldı " Seni kadın ya da erkek olarak değil insan olduğun için seviyorum. " Nasıl ya sadece insanlık sevilebilir mi?  Bunu söylediğim zamanlarda bile söylediğim kişi karşı cinsse ! muhakkak bir kere düşünmüşlüğüm vardır nasıl olur lan bundan diye. +Bu beni sapık yapar mı ? Öyle olmamasını umalım. Ben sapık olamam yani yok yok .



Bundan Sonrası ..
Büyük ihtimalle sadece kendim. Yakınlarım ve hayatı deneyimlememden oluşacak.
Her şeyin zamanı var ve ben bundan sonra daha enerjik, daha iyi bir insan olacğım. Buralarda saygısızlık yaptım mı bilmem ama yürüdüğüm yazıldığım herkesten :p özrü borç bilirim. Libido meselesi olarak düşünüp ben bu noktada kendimi affediyorum. Sizde yapın.


                                                                                                                                            Müpte Bildirdi.

10 Haziran 2016 Cuma

Tabi Evlenmek Gerek !

Konsolunu bu model alırsın.
Tabi bence de onu yaptırmalısın.
Evlenince böyle durumlarda seni de göreceğiz.
Çocuğun olunca seni de görürüm.
Kocan isterse ne yapacaksın; mecbur yani kocan sonuçta.
.
.
.


Diye uzayan cümleler !
Ramazan bir yandan; evdeki misafir bir yandan; ona gayet havalı görünmek isteyen ailem bi yandan !
Yettiniz arkadaş.
Bir kadın bütün konuların sonunu evliliğe nasıl bağlar bilemiyordum.
Örnek görmedim bu kadar ama bu kadın şimdi bizim evde ve sürekli bana senin iyiliğin için senin iyiliğin için diyerek evliliği empoze etmeye çalışıyor.
Neymiş bu yaşta olmazsa sonrasında zorlanırmışım.
Evli değilim diye beni küçümserlermiş. Bana laf sokarlarmış.
Yahu ben sen miyim !
Yalnızım ve bundan zerre mutsuzluk duymuyorum !
Bana bu konuda laf söyleyecek biri varsa gelsin lafını dürüp dürüp uygun yerlerine yerleştireyim.

Toplamda 3 haftadır bu muhabbetlerle uğraşıyorum.
Aman müpte' yaşlı sonuçta kötü niyeti yoktur aman boşver desem de !
Annemin yerine geçmeye çalışıp her lafımızın arasına laf sokması son damla oldu.
Misafir saygım var ama Y E T E R !



22 Mayıs 2016 Pazar

I'm coming babe !?!?! İstanbul ve BEŞİKTAŞ içerir.

Her sene bi tık üstü olaylarla sonuçlanan bu geziler bu sene Şampiyonluğa geldi.
Üzerine bir de color up 1!?1
Aman yarabbi olaylara gel.
Bu nasıl bir kahkaha şölenidir benim için bilemezsiniz.

Aslında !?

Olaylar şöyle cereyan etti.
Geçtiğimiz sene 19 Mayısı fırsat bilen müpte' hemen soluğu İstanbul'da aldı.
Tabi  hep geliyorum ama bu daha uzun olacaktı. Derken gezildi tozuldu...
Sanırım uzun zaman sonra ilk defa belediyenin konserine gelen isim Tarkan oldu.
Benim Esra'mın Tarkan'ı ne kadar sevdiğini söylemiş miydim ?
Elbette o konsere gidildi.
İnanamazsın çok da eğlendik gerçi amaç eğlenceyse her türlü olur ya bizim için ;)

Bu sene de 19 Mayıs çıkartması yaptım İstanbul'a ki bilmeyen yok durmadan yazıyorum buralara anlatıyorum vir vir vir.  Bu sefer de şampiyonluk kutlamalarına denk geldim.
Tamam Beşiktaş'lıyım ama ilk on biri say desen Quaresma belki Olcay der susarım. Ama bu atmosferde ben kombine alan fanatik Beşiktaşlı oldum. Bak gene oldu işte :)
Elimde bomonti Beşiktaş sokaklarında marşlara eşlik ederek gezdim ve evet beybisi üzerimde Kartal olan kıyaferler falan baya iyiydi.
Futbolcuları beklerken, ağaçlı yolda Arenaya yürürken fark ettim ki önümüzdeki sene de bu geleneği sürdürmeliyim.
Not: Güneş altında içki içilmemeli sonrasında da bunu vodka redbul yapmamalıymış. Denedik hayrı yok emin olun. 

Hayatıma reklam arası vermiş gibi dolandım etrafta sanki pazartesi hiç gelmeyecek ve ben buradan sadece benim olan kendi evime gideceğim. Bu duyguyu yaşamak bile büyük bir ayrıcalık.

Şimdi sizlere geleneksel 19 Mayıs Müpte gezilerinden bir kaç kare sunabilirim. ;)
Neşeniz bol olsun !!



21 Mayıs 2016 Cumartesi

Great mi weekend ??

Yapmayacağım dediğim şeyleri yapıyorum.
Bu olayı ne kadar siktir edersem o kadar başa dönüyorum. 
Lanet mi okumalıyım kendime yoksa bir büyük iki küçüğü mü suçlamalıyım.
Sanırım durumu kabullenmek en iyisi istedim ve yaptım !
Lütfen ben kendime küfretmiyorken ergen Müpteyi selamlayın.
Sevin onu ablaları.
Biraz daha kalıp gidecek belki özlersiniz !
Benim özlemeyeceğim kesin de :)


**

Geceler bizim için bu aralar alkol demek oldu.
Gününe gecesine bakmadan hemde; neler olduğunu unutmak da değil ya orası apayrı.
Dün masada oturup dinliyorduk Ahmet Kaya'yı ya da Yıldız ya da Haktan inanamadığım ben üzülemiyordum. Gerçekten üzüntü oluşturacak duruma gelemedim bu masada.
Tek sorun aramaydı sanırım.
Evet içip içip yatarken aradım amaç sanırım iyi geceler dilemekti.
Mantıklı düşünemediğim zaman diliminden bahsediyoruz.
İyi geceler , hiç aradım, 7 duble gibi hatırladığım cümleler var sonra uyudum.
Yapmamak gerekti biliyorum ama yaptım abicim sabah aradığım gerçeğini unutmamış olmamın üzüntüsüyle kalktım yataktan 'Siktir lan!' dedim., Ama olmuş ölmüş çare olmayacağı için hakikaten siktir ediyoruz.
Özür mesajı elbette attım. 
Utanç içindeyim Be !?!


**

Olduğum ortam çok güzel muhabbet şahane insanları seviyorum özellikle bu ikisini.
Herkesin yanında kendim olamam bilen bilir. 
Hep bir maske hep bir saklama durumları.
Mesela düşünün alkol aldığım gerçeğini ailem bilmez.
Zamanında sigara içerken Babamdan saklardım.
Arkadaşlarım arasında en eğlenceli görünen bazen en uysal takılan ama içinde fırtınalar olduğunu da hepsi bilmez.
Şimdi buralardan gitmek zor geliyor yalan değil.
durum leyla anlayacağınız.

**
Şimdi bu geceye odaklanmalı. 
Hazır günahkar olmuşken ; dibine vurmaya karar verdik.
Özlediğimiz Taksim geceleri gelsin.
Haydi bakalım !?!?

Dipnot: Buradaki insancıkları yoldan çıkarttığım doğrudur.
Müsaadenizle müpte' hazırlanmak üzere aranızdan ayrılır.




20 Mayıs 2016 Cuma

Nazar Diyosan ?!?

İstanbul' a gelişimin özellikle bir şeylere bağlanma durumu söz konusu değil.
Müpte' kafası atınca, mutlu olunca, özleyince,gezmek isteyince.. diye uzayan listenin bu sefer özleyince ve kafa dağıma sebebiyle kaçtı buralara.
Lokason olarak bildiriyorum İstanbulda'yım.
Her günü dolu dolu yaşıyorum bir şekilde ben istemesem de dolduruyor hayatımı.
Bilen bilir Müpte'nin hayalidir burada yaşamak.
Ama cesaret edememiştir çoğu zaman sorumluluk almak kendisi için zordur.
Bilir çünkü sorumluluk aldığında neler olabileceğini.
Pek ödlektir aslında ki bu yüzdendir etliye sütlüye karışmamasının sebebi.

***

İstanbul'da gezmelerdeyim.
Her ne kadar klasik ergen adımlarıyla ayrılık acısı yaşamış olsam da gücün aslında kendimde olduğunu fark etmem biraz zaman aldı. İçimde olan şeyleri dışarıda aramak hele de güveniyorum aman yarabbi nasıl olabilir diyerek bildiğini görmezden gelmek bana göre değilmiş onu anladım.
Evet şuan en taze eski sevgiliden bahsediyorum. Geçen bir yazıda azat etmiş kurtulmuştum derken kendimi Uğur depresyonu belirtilerinde buldum. Tamam bende sevdim ama olmayınca mantıkla bakabildim durumlara hele de şimdi 'Evet beybisi istediğin her şeyi yapabilirsin' diyebilirim (biraz daha önce söylemiş olsam da şuan pek güzel durmadı mı burada ?? )
Asslında benim çözmem gereken noktalar çok eskiye dayanıyor.
Eskiden sevdiğim bir adamın bana bu kadar zarar verdiğini anlamam uzun zamanımı aldı.
Ha acı oldu tamam lafım yok ama beni endişelendiren kısım sürekli aynı paranoyaya dönmemdi.

Napalım üstünü mü örtelim yani ??


Özellikle beni ilk defa terk eden erkek olma sebebiyle içime acayip oturmuşluğu vardı kendisinin.
Baya önce bahsetmiştim sevgilisi varken bana seni özledim deme cesaretinde bulunan gamzesi pek hoş ama içinde insan barındırmayan şahsiyet. 
Yaşadıklarımı geçmişle kıyaslama yapmak istemiyorum biliyorum ki kıyaslarsam tamamı denk düşmeyecek. Ama müpte'nin asıl veda etmesi gereken kişisi Uğur. 
Belki bu sayede artık inanmayacak olmamın etkisini düşürebilirim; belki bi tık !
İnan bundan da emin değilim ama denemekten ne çıkar.
Bu hayatı deneyimlemeye gelmemiş miydik biz. (bkz Fi-Çi-Pi)


Durum ?!?!

Şimdi kendimi serbest bıraktım ve çevremdekileri de sadece tat almaya çalışıyorum hayattan.
Bu demek değil ki eskiyi unuttum. 
Hayır !BİR!?
şimdi her şeyi daha net hatırlıyorum hayatımdaki.
Kaçış olmadan savaşmadan kabullenerek ve inanın ben hiç bu kadar mutlu olmamıştım.
Özellikle bu durumlarda. 
Nerelere gider bu durum kestiremiyorum ama hayatımın kararlarına bir başkasını sokmaya pek niyetim yok. Mutluyum abicim ben  böyle. Duygularını tek kişiye bağlamadan yaşayarak.

Şimdi müpte kaçmalı.
Buralardan, bir azcık gene gelir seviyor sizi.
Not: İzmir bu aralar güzelmiymiş, bakılır !?1



16 Mayıs 2016 Pazartesi

Back To The ' Kürkçü Dükkanı '

Aslında olay basit ama uygulamak zor be miirim.
İnsanlar o kadar basit bir şekilde söylüyorlar ki ' Boşver ya ne takıyorsun '
Biliyorum sadece yakınlarım iyiliğimi ciddi ciddi düşünerek bir şeyler söylüyorlar.
Gene de boşver denmesi beni iyi etmiyor.
Gerçi; özüne inersek ben iyiyim de sadece sinirliyim gibi.

**

Sizden saklamayacağım acıyor.
Hepsinden farklı acı diyemem ama güvenip sonrasında bu duruma gelmek zor geliyor.
Tipik ergenler gibi olmadım zaten yetişkin olmak bunu gerektirir.
De anlayamadığım noktalar var.
Gerçekten anlamadığım anlamak istediğim.
Benim için güvenli dediğim noktalarda neden hep hüsran  !?!?!
Olaya gel;
Biri gitti Nişan yaptı,
Biri eski sevgilisine gitti,
Bir diğeri de eski sevgilisne gitti.
Nedir abi beni bu kadar çekilmez yapan ? 
Benden sonra millet coşuyor.
Ne bok var bende.
Nedir yani ?!?!


**

Güvenemeyeceğim bundan sonra hiç kimseye.
Hep şu olacak : ' Müpte' en güvendiğin insanlar senin ebeni ağlatıyorsa bu kim bilir neler yapar. Sürekli tetikte ol; kapılma strateji yap.
Ki bilen bilir ben ilişkide stratejiden nefret eden biriyim. 
Bunu yapacağım eğer bir daha gerçekten sever, istersem..
Duruma örnek olarak iki tane gösterebileceğim artık kendime.
Sıçtık !

**

Duygularımı kapatıyorum. Şarteli aşağı indirmek gibi düşün.
Hissedemiyorsun gerçi bu bir şekilde kaçış ama iyi geliyor.
İnsanlığı kapatmak gibi.
Kendime zarar verir miyim bilmiyorum ama kimseye bir hayrım olmayacağı konusunda hemfikirim bir çoğunuzla.
Gerçek şu ki sürekli aynı noktada olmaktan sıkıldım.
Yoruldum artık acı olmasından da yoruldum kendi varlığımdan da. 
Bence bana ayrılan sürenin sonuna geldik.








11 Mayıs 2016 Çarşamba

Meydan Okuma ! Son Gün Olsun !

30. Neden blog yazmaya başladınız? Blog isminizin bir hikayesi var mı ?


Blog yazma hikayem sıradan gelebilir bir çoğunuza..
Fotoğraf çekme konusunda meraklı bir şahsım ben en azından önceden daha çok meraklıydım.
Maddi açıdan sıkıntıda olduğum bir dönemde ben fotoğraf çekip blog'da paylaşacaktım.
Sonra ufaktan para kazanmalara gelip durumu düzeltecektim.
Tabi olay biraz şaştı.
İtirazım var diyerek kendi bahçem haline getirdim.

Blog ismini yanlış hatırlamıyorsam 1 ay kadar bir süre aradık.
Akılda kalıcı bir şey kimsede olmasın derken (!) durum bu.
Saygınlığını yitirmiş olmasından kaynaklı sevmiş olabilirim.
Yada okuması çok güzel değil mi ?
Müpte'zel ;)

Tabi bunların hepsini ben bir arkadaşım sayesinde yaptım.
Hakkını yiyemem şimdi,
Temel taşlardan biri kendisidir özellikle bu konuda.


















Bu gecenin şarkısı olsun.

Meydan Okunduysa Demek ki !



29. Korkularınızdan bahseder misiniz ?
Korkularımı sıralarsam burada kimse kalmaz ve bununla birlikte ben tekrar görürüm tamamını.
Haddinden fazla korkuları olan ama kendine dur demeye çalışan bireyin tekiyim.
Ufak tefek olanlardan başlıyorum  o zaman.


Hazırsanız Tabii.

Kaybetme korkusu; umulmadık anda gelir ve ağzıma sıçar.
Beğenilmeme korkusu; Aslında özgüveni tam bir hatunken başıma gelmedi hiç ne zaman eksik görmeye başladım ! o zaman hat safhada oldu.
Karanlık korkusu; Karanlık yerlerden sesler gelir- birileri geçer bi şeyler olur ya !?! Olmaz mı ?
Şimşek korkusu ; Aslında çok eğlenceli anılarım var kendisiyle ilgili ama o gökyüzünün o şekilde aydınlanması yere doğru bir yarık. Korkutucu. En son ne zamandı korktuğum evet tek başımaydım.
Denize atlama korkusu ; Buna bir hikayem var aslında; küçükken abimler beni sandaldan attılar. Ve ben o gün denize giremedim ki deniz benim tutkumdur. Sonunda yeniden yüzebilsem de sandal ya da öyle bir yerden atlama konusunda iyi değilim.

Diye uzar bu liste.



Yakın tanıdığım biri vardı.
Korkuları araştırırken fark ettim onda Filofobi vardı.
Bilmem belki haklıyımdır.




Meydan Okumalara..




27. Dağınık mısınızdır yoksa düzenli mi ?
Dağınık çalışma prensibini benimsemiş insanlardanım aslında ben.
Dağınıklığımın içinde bir düzenim var ve bundan kesinlikle rahatsız olmuyorum.
Ha rahatsız olacağım dakkaya kadar böyle bir an gelir çarpar bana bir şeyler sonra toparlanırım.
Lütfen konuları karıştırmayalım.
Pis ve dağınık arasındaki fark  büyük.
Hayır sonra pasaklı denmesin.



28. En Sevdiğiniz 3 müzik grubu hangisi ?
Linkin Park 
Linkin Park sevmemiş olan yoktur diye düşünüyorum. Özellikle o tarz müzikleri bir kere dinlemeniz bu adamları sevmenize sebep olabiliyor. Gençliğim diyemesem de bir kısmında hayatıma girdi ve gel gör ki çıkmıyor.

Metallica
Metallica konusunda yoruma bile gerek duymuyorum.

Eagles
Şimdi bunlar benim Best'lerim evet özellikle Eagles' ın yeri apayrı.
Tek şarkıyla ilk üçe giriyor ha artık veda etmem gerekiyor orası ayrı ama seviyosam demek ki !

8 Mayıs 2016 Pazar

Topunuz Aynıysa Demek ki !

icat yapmışlar Telefon.
ÖZellikle iletişim konusunda çığır açmışlar.
Daha ileri gidip böyle türlü özelllik vermişler.
ULAN neden kullanmazsnız!
Ne bok yemek için taşınır o telefonlar.
Gece soğuk üzerine bu hasta olacağız.
Küfrediyorum sevgili kardeşim.
Çıldırıyorum meraktan.
Haber verdikten sonra ne bok yiyosan ye ama yapma bunu !
Yapmayın abi habersiz bırakmayın insanları.
Hele de beni !?!
Yetti valla.

Meydan okuma !


Biliyorum bu aralar çok sıkıcı bir insan oldum.
Ama geçecek, ben neler atlattım.
Ölüm yok sonuçta.
Konuaşamadğım için yazacağım arada ;
rahatlatıyor da .

26.Ziyaret etmek istediğiniz  10 yeri sıralayabilir misiniz ? 

1  Kapadokya
 İşte balonlar, mavi gökyüzü hayalimi canlandırmak benim için.
en çok istediğim şeylerden biri ama tek başıma olmalıyım. 
Anın tadını çıkrtarak gezilesi ; imrenerek izlediğim gök yüzüne daha yakın olmak düşüncesi bile güzel.

2 Roma, İtalya
 Roma benim için tarihi zenginlik demek.
Ve biliyor musunuz ben tarihi çok severim. 
Hiç bırakmadım düşünün sürekli Muhtreşem Yüzyıl izliyorum :p 

3 Havana,Küba
 İtiraf ediyorum sırf puro için.
 Bilen bilir neden olduğunu anlatmama gerek yok bence.


4 İsviçre
 İsviçrede bilim adamı var dediler. Gidelim dedik.
Ben refah düşkünüyüm; orası da refah oranı yüksek bir ülke.
Sizce neden olabilir. 
Buralardan kaçıp gitmek için.

5 Amerika
 Hayalim aslında bu kısma yetmedi hiç
Düşünemedi yazısı geldi sayfa hata verdi EROR yazısını görüp tekrar başa döndüm.
Ta ki bir gerizekalı diye nitelendirdiğim arkadaşın oradan fotoğraf atıncaya kadar. 
O an işin rengi değişti.
İnat mı ? Kıskançlık mı bilmem ama gideceğim lan !
Saat farkını düşünmeden burdakileri arayacağım sıradan :p 

6 Kore
 Seviyorum küçük insanları; ne yer ne içer bilmesem de .
Dizilerden sevdim onları ha bi bakıp gelirim uzun kalmam zaten.

 7 Banggkok

 Aslında plan birine aitti. 
O gitti burası şimdilik kaldı.
Neyse.

8 Dubai
Abicim sırf meraktan.
Ne kadar sıcak bi bakıp gelcem.

9 Venedik, İtalya
 Venedik benim küçüklük hayalim. 
 Sevdiğim adam olacak oradayken yanımda. Elinden tutup gezeceğiz belki küçük motor da kiralarız..Düşünsenize tatlı olmaz mı ? Ben tadından yiyemem eminim.

10 St. Petersbburg
Rus seviyorsam demek ki !?!?

Meydan Da Mı Okumayalım !?!?!

Kahvemi yudumlarken fark ettim.
Müzik yükseliyor beynime doğru, bu aralar pek soft Jehan Barbur gibi.
Ya da anlamlı Kalben (1:31 civarı özellikle gibi.
Ama içime dokunacak tarzdalar.
Neyse gelelim meydan okumaya
Kaç gün kaçırdım bilmiyorum ama en son 26 olmuşuz galiba.
O halde buyrunuz efenim.


20. Günün birinde nereyi ziyaret etmek ya da nerede yaşamak isterdiniz ?
Bu aralar yaşamak isteyeceğim yerler
Sessiz sakin yerler kitap kahve sadece bu inanın fazla insan istemiyorum.
Az - öz insan ve GÜVEN.
Böyle yerler varsa bilgi verin ; belli mi olur belki oralara kaçarım.

21. Sizi güldüren 5 kelime ya da söz öbeğini listeler misiniz ?

Yapma B'ooolum :  İzmitçenin nadide parçalarından olup kendisini çok eğlenceli ve ergen anlarda kullanırız. Her duyduğumda komik şeyler yaşıyor oluyoruz ;)

Bize küçük Çekirdek ; Gıybet başlatan hamledir. Belirli bir kafe; grup ve çekirdek. Daha ne ??

Gülmek sana yakışıyor : Çok gülerim buna. Gerçekten gülümseme sebebi olur bende.

Bana Güven : Trust me i'm an engineer baby ! Buna kahkaha atarım benn !! Abicim bi siktirin gidin. Çükünüzün peşinden koştururken ne bok yediğinizi anlamıyorsunuz bile.

Müpte' İzinlisin : İşte en sevdiim ! Gülümseme nedir ne değildir. Anlatır yaşatırım o derece :)



22. Sahip olduğunuz en kıymetli şey nedir ? Neden kıymetli ?

Kendim.
Çünkü ben olmasam buralar hep dutluk kalırdı.


23. Yaparken heyecan duyduğunuz bir şeyden bahseder misiniz ?

Yalan (Bundan 5 sene öncesi ) ; aileme özellikle.( İzin problemleri varsa demek ki )
Mesela bi kere Çanakkale'ye kaçtık. Ama habersiz. 
Eve çağırsalar bittiğimin resmi bildiğin ödüllü tablo olur. 
Ama pişmanlık da vardır içinde.
Dur şimdi bilemedim.

24. Şuan okumakta olduğunuz ya da son okuduğunuz kitap nedir ?

Şuan Milan KUNDERA - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği. 
Tavsiye ederim ; beni baya sarmaladı.

25. Favori Disney karakteriniz hangisi ? Neden ?

Ariel, kızıl saçlarına uzun zamandır hayranım. Ayrıca arkadaşın hayali var ve peşine gidiyor. 
Düzen bozmak kolay mı !?
Hayranlık uyandıracak cesarete sahip ha bi de aşk var belki de ondan.



7 Mayıs 2016 Cumartesi

Sevgiliye Veda..


Burası benim bahçem.. 

Kafam rahat..
İnan rahat, en azından senin de rahat olduğunu biliyorum.
Cümlelere takılan biri olduğum doğru evet bazılarını istemsizce söylendiğini düşünürüm hep.
Bilinir eskinin eskide kalmasının tetikleyici cümlesi var.
Bendeki durum aslında Sırp gencin Avusturya-Macaristan prensine suikast yapması gibi.
Hani başlamış savaş ama ateşleme yapılmamış.
Sadece bir şey; tek bir hamle bitirecek..
Yani durumu benzetiyorum kısmen..

Ayrılan taraf olmak zor. 
İnan canım yandı o anda.
Zihnimi dağınık tutmak en mantıklısıydı. 
Neyse.

Madam Despina artık susuyor.
Masalar senin için kurulmayacak,
Örtüler senin için serilmeyecek,
Asmanın altında, sen olmayacaksın zihnimi - kalbimi kurcalayan.

Sana veda etmeliyim.
İçimde yaşatırsam kendime de sana da haksızlık yapmış olacağım.
Kısa süre içinde yaşanılanlar güzeldi.
İnan her an büyük zevkti.
İyi/Kötü bir şekilde geldi ve geçmesi gerek en azından bunu kendime rahat bir şekilde itiraf ediyorum.
Sayende olmamam gereken Müpte'yi gördüm. 
Ders alacağım kesin.
Ki bu konuda teşekkür bile edebilirim sana.

Seni serbest bırakıyorum. Mr M. 
Hayatın akışına karışmadan, saldım.

Üzülmüyorum.
En azından artık üzülmüyorum.

5 Mayıs 2016 Perşembe

Küfredebilir Miyim ??!

Ben annem söyleniyor diye kızardım.
Konu kapandıysa ; arkadan konuşma devam ediyorsa delirdim.
Şimdi olana bak !

Boktan günler yaşayan müpte'
Seri oluştururum bu durumlar için.
Aslında böyle olmayı hiç istemiyorum inanın.
Huzur bulabildiğim tek nokta kalmadı hayattan.
Huzur neydi diye soru bile sorabilirim size.
İkna edici bir cevap arıyorum.
Var mı ??

Her türlü var diyorlar !

Hayatımda ne ararsan var.
Kötü ortamda kalan gergin günler.
Sürekli psikopat gibi davranan çevre ile birlik olup kara delik oluşturuyoruz bu aralar.
Tek eğlence paketlemeci* ile konuşulan zamanlar.
O da her zaman iyi olamıyor.
Ama burada güvenemeyeceğim kişilerin olması beni eğiyor gibi.
Dibe çekmek değil de ben de benzemeye başlıyorum.


Hayat ne boktan dimi !!?!?!

Güven önemli; özellikle bu gibi durumlarda.
Gerçekten koşulsuz şartsız güven, küçük çocukların Anne - Baba güveni gibi olmasa da ;
Ulan ben bunu yapamazsam beni  topa dizmezler arkamı kollarlar gibi bir güven
Ama güvenemiyor insan ve hatta dönüp Aaaa sen yapıyodun ! deniyor yeri geldiğinde.
Sonra bir bakıyorsun !
Laaan ! Siktir etmişler seni anında.,
Belki ufak bir laf ile ama etmişler anlık dahi olsa !
E bunlarda müpte'yi;
Çileden çıkamakla kalmıyor ; agresif bir insan da yapıyor.

Başka olaylara olan tepkilerimi kişilere yoğunlaştırmamak için çaba gösterdim ben;
Hatta diyebilirim ki ESKİSİNDEN DAHA İYİ BİR DURUMDAYIM.
Şimdi bunu bile yapamıyor olabilirim.
Kimsenin beni etkilemesini istemiyorken düştüğüm duruma bak !?!

30 Nisan 2016 Cumartesi

Meydan mı okuma !?!

2 Yılımız kutlu olsun.
Bana katlanan okyan herkes.. 
Reveransımı yapar devam ederim.


16.Hadi bize el yazınızı gösterin.
Emin miyiz ? 
Bakın uyarmadı demeyin.
Not: elimde bu yok ama foto eklenecektir.


17. Burcunuz nedir ? Sizinle uyumlu olan özellikler hangileri ?

Yay burcuyum ben.
Gezenti.
Geveze.
Güvenilmez...

Çabuk kırılır yaylar.
Hem de nasıl. Farkına bile varamazsın. Bakışındaki geçişler bile kırabilir.
Büyük enerjisi olan anı anına tutmayan.
Dengesizliğim buradan geliyor diyelim.
Farklı olan şeylere ilgi duyarlar
Standart olmasın isterler ama NEYSE.
Emir yerine rica tercih eder
Be Kind, biliyorsunuz.
İltifattan çok memnun kalır
Aynı ben !!
Aşk hayatında dürüsttür hiç gizlemez
Dürüstük önemli. Hele hemen olan dürüstlük tadından yenmez. 
Abartılı olması
Aslında çok uyuşmuyor bu kısım.
Kendini çok sıkmayacak çok boşlamayacak partner sever
Benzemez kimse bana.
Seyehat sever
Çok.

18.Katıldığınız ilk konser hangisiydi ?


Aha bu olmasaydı keşke !
Hatırladığım ilk konser Hande Yener 
Hatta olay olmuştu.
Konserden çıkmak zorunda kaldık 
Kuzen ilk defa tırsmıştı beni bir erkeğin yanında görünce,
Bi de o erkeğin elinde içki olması büyük etki yaptı.
Halbuki sorsa sınıf arkadaşım olduğunu söylerdim ama 
Bilet yanmıştı bir kere.
Etek giymem de etkili olabiir bak ona da emin olamadım.

Kendisine sesleniyorum. 
O konsere benim yüzümden katlandığı için ÖZÜR DİLERİM.
Büyük yaralar açtı bu durum biliyorum :p


19.Satın aldığınız son giysilerle birlikte bir fotoğrafınızı paylaşır mısınız ?

Hangisini en son aldığımı hatırladığım zaman olabilir.
:)


Müpte kaçar.
Bu da akşamın müziği olsun.


O Son Kahkahayı Atmayacaktım..

Önceden...
Bildiğimiz tarihte..
Sükut ne kadar önemliymiş.
Söz gümüşse Sükut altınmış.

Bunca insan içine ata ata ne yaptı ? 
Biriktirdikleri önüne düşmedi mi ?
Bilemediğim objektif olamadığım noktalar var.
Anlamıyorum.
Bu gün bunu yaşamış olmamız bizi güçlü yapacaktı.
Ya bitiriyorsa fark etmeden içimizi yiyorsa.
Anlamıyorum.
Hem rahat olup hem diken üzerinde kalmaktan.
Lady'm demiştin.
Sen bu kadar mutlu olunca bozuluyor diye.
Hakikaten bozuluyor mu ?

Duygusal müzikler dinlemiyorum!
Başımın ağrısı da rüzgardan !
Hayır içip kafamdakileri ortalığa saçmıyorum !
Saçmalamıyorum !

Ben sadece denge dolu bir şey bekledim.
Dengesiz olabileceğim en azından bu kadar hiç düşünmemiştim.

**
Meydan okuma unutulmadı.
yapılacak.
Bence Müpte'nin zamana ihtiyacı var.
Yoğunluk uzun zamandır bunaltmış da olabilir.
Standart bir insan da olmuş olabilir.
Çok sevmiş de olabilir.

**

Bir arkadaş yorumlamıştı geçenlerde..
Senin böyle olduğunu sezdim diye.
Ben şuan kendimde neler neler sezdim bir bilse.
Duygularımın çok açık bırakılmaması gerektiğinden tutun da;
Kontrolsüz olduğumda ne kadar ileri gidebileceğimden,
Canım sıkılmışken hangi soruları soracağımdan,
Kendime güvenmediğim ve beğenmediğim gerçeğinden,
diye uzayan bir liste..

**

Sahil kenarındaydım bugün.
Göl kenarı hatta....
Uzattım ayaklarımı bıraktım kendimi serbest..
Uçuyor gibi baktım gökyüzüne.
Ne kadar ihtiyacım varmış böyle bir şeye.

**
İnsanın yanında güvenebileceği dostların olması mühim.
Bir de bencil olmayanların,
ha bi de objektif bakabilenlerin..
Şuan Canon İn D Major çalıyor.
Beni dinginleştirsin, dengeye getirsin diye.
İşin gerçeği hiç bir bok olmuyor en azından şuan.
Umursamamak istiyorum.
Düşüncesiz olmak kendimi bile siktir edebilmek...

***

İstanbul'a kaçmanın zamanı geldi...



27 Nisan 2016 Çarşamba

İçimi dökmek istediysem demek ki ?!?

Öyle karamsar bir ruh haline büründüm ki anlatamam.
Hiç bi şeyi beceremeyen veletler gibiyim.
Onlardan tek farkım tatlı değilim.
Ya da yaptıklarım hoş görülmeyecek kadar büyük.

Görünürde hiç bir sorun yok hayatımda.
İşi sağlığım param sevdiğim ailem..
Ama içerlerde beni kavuran bir yangın var.
Kaynıyor bendimi çiğneyerek aşmak istiyor her şeyi.

Yetersizim arkadaş her konudan yetersizim işte.
Yetemiyorum olmuyor !?!?!
Bir an iyiysem 10 an kötüyüm !
Eskiden sevilen biriyken ; yani en azından ben öyle sanıyorken !?
hayat daha normaldi.
Şimdi kontrol etmeye çalışyıorum.

Çalıştıkça batırıyorum.
Batırdıkça çaba gösteriyorum.
Daha fazla batıyorum.

Yüzünden gülücük eksik olmayan müpte
küfürler savuran lanet okuyan çoğu zaman depresif bazı anlarda ağlak bir hatun oldu !?!?
Diyorurum ki bazen.
SİKTİR OLUP GİTMEK VAR BU HAYATTAN !?!?



26 Nisan 2016 Salı

Hepsi bu.

Müpte'
Müpte'
Müpte'
Her yerden duyuyorum üstelik..
Mail sözlü telefon her yerde.
Bu ne lan!_?!
Hayat bu mudur ?
Becerdiler hayatımı hemde fazlasıyla.


***

Eve geldim.
Sokaklara döküldük gene.
Babannemin kızlarını arıyoruz.
Ev varmış aşağıda..
Ama girişi henüz bulamadık..

Onun kızları yalnız benim halam değil.
Ben yanlış biliyorum(!)
Geldiğinde eşşek sudan gelinceye kadar dövecekmiş.
Doğduğuna pişman edecekmiş.
Yaa aslında bunu da anlamıyorum doğmasına sebep olan hamleyi siz yapıyorsunuz.
Doğduğuna pişman olasıya kadar döverim diyorsunuz.
Madem pişman edilecek neden doğuruyorsunuz ?


***

Bir kadınla görüştüm bana dedi ki iletişim.
İçsel düşünceler falan.
NLP konusunda baya uzmanlaşmış.
Sayesinde normalleştim bazı konularda.
Şimdi kontrol manyağı tavırlarım ve geçmişten gelen korkularımı geçirmenin peşindeyim.


***

Müpte kaçar.
Babanneyle bir saha turumuz daha var.
Malum dövülecek halalar mevcut ;)

Meydan Okuma 14*15

Her ne kadar bana inanaaamayanlarınız olsa da müpte bu işi kıvırdı tamam tamam oldu.
iki güne bir yazı oo daha neler ben mi KAMOOON !?
neyse cıvık olmaya gerek yok.


14.Özel bir yeteneğiniz var mı ?

Ooo biri yetenek mi dedi.
Çok güzel bunaltırım, ha trip mevzusunu söylemiyorum bile.
Bunlar yetenekten sayılmıyorsa, sayılmalı.
Çünkü biliyorum ben bunlarda en iyiyim.
Bunlar haricinde de pek bir numaram yok.
Ha bi de çok iyi stalker olurum.
bilginize. :P

15.Favori mevsiminiz hangisi ? Neden ?

Hiç favori mevsimim olmadı.
Baktım da şimdi kış olduğunda yaz özledim yaz olduğunda ilkbaharı bir bakmışsın sonbahar özelmi duydum. Bu nedenle ayırmadım onları bunu seviyorum bu gelsin diye.
Yaz geldiğinde çok sıcak gelir, ama deniz kenarında oturup o manzarayı seyretmek ya da ayakkabılarını çıkartıp eteğin hafifçe suya dokunurken yürümek bir yandan sıcak bir yandan serinlik paha biçilebilir mi buna ?




Kış geldiğinde soğukla dolaşılan sahil gibisi var mı ? 
Üşüyerek gelip sıcacık battaniye altında panduflar , mmmh bir kahve....
İlkbahar ayında ıslanmak herkesin başına gelir peki bile isteye ?
Hasta olmayacağını bilerek ayvalar da çiçek açmış hem :) Bi de erik oluyo ya ondan pek sevilesi.


Sonbahar hayatımınn her evresinde hüzündür. 
Okullar açılınca üzülürdüm, 
abimin gidişi sonbahardı,
Bilmediğim yerlerde kaybolmam sonbahardı.
Ben kaybedişleri yaşasam da rengini sevdim..
Ha ilkbahar kadar değil çünkü erik gibi beni mutlu eden bir şey var olmadı bu aylarda.
Tek mutluluğum kardeşimin gelmesi sonbaharda..




24 Nisan 2016 Pazar

Meydan Okuma 12/13

12. İlk arabanız neydi ? Peki ya şuan kullandığınız araç ?


Benim ilk arabam uzun zaman önce alındı.
Ben para vermedim elbette.
Şöyle ki;
Baba parası yiyordum o zamanlar ve erkek misali arabalara düşkündüm.
Hangi hatun kişisi sevmez ki arabaları...
Mavi rengini severdim erkekler gibi(!)
Babam ilk ve tek kızına istediği her şeyi almak istermiş o zamanlar..
Gitti aldı ve eve getirdi.
'Al kızım bu senin' dedi geceleri bile onunla yattım.
Uzaya bile çıktık kendisiyle :D
Anlayacağınız ilk arabam oyuncak ?!?!? 
Mavi, modelini hatırlamadığım geri çekince çooook ileri giden bir vasıta idi :D

Şuan belediye ve kooperatifleri kullanıyorum.
İnanın çok sağlıklı :D
Pardon bir de tüm taksiler benim istediğimi çağırıyorum o da var :p




13. Favori şiiriniz ya da sizin için anlamı olan bir şiir var mı ?

Şiirlere bayılırım ama kime ait olduklarını pek bilmem.
Küçüklükten bu yana yazmışlığım da okumuşluğum da fazladır.
Ama bu süre zarfında hiç bir şairi Cemal Süreya ile bir kefeye koyamadım.
Cemal Süreya'nın neredeyse her yazdığı özeldir benim için.
Kendime adamışımdır.
Kısacası benim için Anlamlı şair var :)


22 Nisan 2016 Cuma

Meydan okuma şeysi.

Bu adil değil !!!?!?
diye bağırdım geçen gün içimden.
Sonra bu gün bir yerde okudum. Demeyin diye uyarmış İsviçreli bilim adamları..
Nedenine baktım ve akıllı insanlar hayatın adil olmadığını bilirlermiş bu nedenle bu cümle sizi saf ve olgunlaşmamış gösterirmiş.
Neyse içimden söylediğim iyi olmuş o zaman.
Ne diyeyim geçti.











****


Neyse.
Meydan okumanın 11. günü ve cevabı aşağıdaki gibidir. Bilgilerinize ;)


11.Biraz da zayıf yönlerinizden ?

Kontrol delisiyim bazen, bu da duygusallaşmama sebep ıoluyor. 
Kimsenin bilmediği anlarım var alıyorum. Ve inan çok fazla oluyor bu aralar.
Çabuk sıkılıyorum, odaklanma sorunlarım da var.
Çok sevince dengem şaşıyor o nedenle çok sevememem gerekiyor. 
Bunaltıyorum yani.
Acizim bu konularda ki daha nicesi var.
Şuan aklıma gelen bunlar sadece.
Bi de çok özlüyorum, tasa etmediğim anlarımı.
Çocukluğum ve o denizin manzarasını..

21 Nisan 2016 Perşembe

Meydan Okuma 10. Gün !

10. Bize biraz güçlü yönlerinizden bahseder misiniz ?

Güçlü mü yönler ?
Ben güçlü yönleri olan bir insan değilim ya..
Özellikle bu aralar hiç öyle olmadığımı biliyorum. 
En boktan şahsiyetlerden biriyim hatta varlığım kısmına takılmış bile olabilirim :)
Hiç bir şeyi tam yapamıyorum  ! 
Neyse ya serzenişte bulunmayayım.

20 Nisan 2016 Çarşamba

Meydan Okuma 8//9 Gün

8.Sizi gülümseten bir şeyleri bizimle paylaşır mısınız ?

Depresif olan halleri es geçerek varsayıyorum ki.
Büyük şeylere ihtiyaç duymam ben gülümsemek için.
Cemal Süreyya okumak,
Hayal etmek,
Peşime takılan tatlı köpeğin oynaşmaları,
Sevgiliden gelen güzel bir cümle,
Cüzdanımdan ya da herhangi bir cepte tesadüfi olarak bulduğum para,
Denizi izlerken çimenlerde oturmak,
Arkadaşlarımla nargile üstü gıybet...

Diye uzar listem.
Gülümsemek için sebep çok, tavsiye ederim.
Hayat çok kısa.

9. Hangi Alanda İyi olmak İsterdiniz ?

Resim !
Kesinlikle bak hayranım onlara.
Gördükleri, hayal ettikleri her şeyi kağıda döküyorlar.
Rahatlama biçimleri başka insanların hayranlıkla izlediği tablolara dönüşüyor.
Defter kenarlarına çiziktiriyorlar belki de.
Ama hepsi güzel geliyor.

Kara kalem hayranıyım ben, baaya hata.
Ama pek beceremem, bazen denerim sonra siktir et lan der çeker giderim.
Denesem olur demiyorum ama bu şekilde yetiştirilmeli özellikle yeteneği olanlar.

Bi de şey piyano çalabilmek de isterdim ya.

19 Nisan 2016 Salı

Yüreğimde Duruşunu Seviyorum.

Aslında aklımda o kadar çok fikir vardı ki.
Ama olmadı.
Yapamadım diyelim.

En bildiğim en anlamlı geldi.

**

Bu gün özel.
Gerçi her gün özel ama bu gün daha özel.
Neyse bodoslama oldu en başta size durumu özetleyeyim.
Aşığım.
Malumunuz.
Mavi gözlü Bilge Adam'a aşığım.
Kendisi daha önce bahsettiğim kişidir.
Ki o mevzuya hiç girmeyelim.

Biz gizli gizli sevgili olduk.
Gerçi;
Ay geçti sevgili olalı ama uzun zaman sonra kalbimi ppır ettirdi.
Kendisi de biliyor söyledim. Malum müpte' içinde tutamaz. Pek bi yükselir vır vır  neyse.
Çok karmaşık bir yazı olacak ama asıl mevzuya gelebilirim.

**

Okuyacağını biliyorum.
Bu satırlar senin için, özellikle bil diye söylüyorum.
Yıllardır bu günü atladım. Ama bundan sonra hiç birini kaçırmaya niyetim yok.



**

Sevgili,
Canımın dinginliği ruhumun huzuru..
Sen geldiğinden beri zaman farklı akıyor.
Zaman yanında çabuk, sensiz  yavaş geçiyor.
Anların tadını çıkartmak seninle güzel.
Nazım şiiri gibisin. 
Dokununca huzur veren, acıtan,, daha çok sevdiren.
Bendeki yerini bir bilsen.

Sevgili,
Doğum günün kutlu olsun.
Her zaman mutlu ol.
Tek istediğim bu.
İnan.