30 Mart 2018 Cuma

Zamanla Geçer !

Öğrendiğinde canın  yanar beklemediğin bir durumsa kesinlikle hemen kabul edemezsin.
Zamanla alışacağını söyler insanlar ama o an için yapabilecekleri bir şey yoktur.
Eğer kenarda köşede uyku ilacın varsa senin için şalterleri kapatma ihtimali doğar.
Ama bilirsin bu pek sağlıklı değil.
Gene de umursamayabilirsin.

İlk gün çok zor geçer gerçekten tam olarak anlam veremeden kabul edemeden..
Gözlerin belki çok şişmiştir belki için dolmuştur ama kendine gelemezsin.

İlk hafta herkes yanından ayrıldığında anlarsın gerçek olduğunu gene de bir yerlerden çıkıp gelecek sanırsın. İçin bunu istese de mantığın kesinlikle karşı çıkar.

İlk ay olduğunda artık daha normaldir hayatın ama her günü sayarsın. Onun olduğu her anı canını yakar. Kocaman bir kor içinde yanmaya devam eder tabi ki unutmazsın.

İkinci ay daha az hatırlarsın çünkü hayat sarmalar seni farklı şeyler düşünürken bir bakmışsın ki zaman geçiyor. Uğraşların farklılaşır ya da sarıldığın şeyler değişir. 

Onsuz ilk doğum günü zor geçer, en zor arasına girer hatta. 
Hep istersin ki şaka olsun ! Kandırılmış hissedeceğini bilsen de yaşadıklarının tamamen yalan olduğunu öğrenmek istersin. Kimse anlamaz işte bunu.
Kandırırsa nasıl sevebilirsin derler ama sana göre bu önemli değildir.
Onun nefes alıyor olma ihtimali bile ihya eder seni.
O gün bile geçer. 

Bir süre sonra saymayı bırakırsın. Bu şekilde devam ettiğin için arada kendine kızarsın ama içinin acısı daha azalır.sadece hatırladığın zamanlarda..
Zamanın ilaç olması bu demektir.
Tabi 'azalır' dediklerine inanmıyorum. 
Daha az hatırladığın için azaldığını düşünürsün. 
Aklına düştüğünde kalbin aynı şekilde yanar.


11 Mart 2018 Pazar

Durum Güncellemesi: Geziyor.

O çok beklediğim Frankfurt gezisine başladığımı bildirmek için yazıyorum !

Tüm aksiliklere rağmen geldim. 
İnanamazsınız pek de eğleniyorum.
Abartmak değil bu kesinlikle en bi sevdiğim mekan olmasa da burası sakin huzurlu bir yer.

Özellikle doğal ortamları beni benden almış olabilir.


Almanların kültürü bizimkiyle pek eşleşmiyor.
Mesela ben kesinlikle sürekli dışardan hazır yeme fikrine alışamam.
Ekmekleri çok çeşitli evet yediklerin de farklılık gösterebiliyor ama bir yerde sanki eksiklik varmış gibi..

Bu sıralar burada paskalya dönemi hazırlıkları mevcut.
Her yer tavşan ve yumurta kaynıyor.
Etraf rengarenk bence eğlenceli  bir ortam :)

Pazar günü çocuklar büyüklerin sakladıkları yumurtaları ararlarmış. Yumurta hristiyanlıkta dirilişi sembolize edermiş. Yumurtalar haşlandıktan sonra boyanıp hediye edilirmiş. Tavşanların olmasının sebebi de baharın gelmesine haberci olmasıymış. Çok üredikleri için malum bereket getirdiğine de inanıyorlarmış. 

Almanların en sevdiğim yönü sanırım #SundayFunday anlayışları..
Pazar günleri onlar için dinlenme hobilerine ailelerine vakit ayırma günü olarak geçiyor.
Ha tabi her yer kapalı değil küçük yerler petroller ve bazı mekanlar bunların dışında..
Aslında bu pazar günlerinin The Lord's Day olarak geçmesinden kaynaklı diye düşünüyorum. :)





Özüne bakarsak ben buraya öncelikli olarak abimi görmeye geldim ve tadını çıkartarak bunu gerçekleştiriyorum. Gerçi bu onun çalışma saatleri yüzünden biraz zorluyor ama sanırım sabaha kadar oturma fikrine alışabilirim. İnsan sevdikleri içn neler yapmaz ki ??!


Şimdilik bu kadar.
Yazdıklarımın ne kadarı doğru bilmesem de duyduğum kadarıyla buradayım.

11 Ocak 2018 Perşembe

I Hate The Human Resources Department...

Esasında mezun olduğum bölümle yaptığım işin arasında hiç bir bağlantı yok.
Tamam bazı şeyler değişmiş olabilir ama gene de İnsan Kaynakları departmanının önceliği çalışan olmalıdır diye biliyorum.
Ha detaya inersek köprü görevini gördüklerini de söyleriz ama konumuz bu değil.

Yurt dışına çıkmak üzereyim sayın okuyucu.
Almanya'ya gidiyorum öncelikli olarak ki şurada gitmeme 1 ay gibi kısa süre kaldı.
Tamam 5 haftacık bir şey ki 1 hafta bitti bile.

Ama bu işlemleri inatla deli gibi tamamlayabilmek için resmen 3 hafta bekledim.
Böyle bir dünya var mı arkadaş.
'Cınım senin evraklar gecikecek gibi, malum maaş dönemi, cart dönemi curt dönemi
Ne demek arkadaş ben sizin yüzünüzden mi gidemeyeceğim.
.
.
.
Sövüyordu. 

Neyse ki aldık tabi bununla bitmedi.
Eski bir tanıdık aracılığı ile yapalım işlemleri dedik totalde 90 € edecek masrafı 130€ olarak iletti.
Bir an inandım. Gerçekten onun istediği evrakları da aldım parayı ayarlarken bir uyanış geldi. İlgili yeri aradım ve direkt onlardan bilgi alınca kendim yapmam durumunda hakikaten 90 € vereceğimi öğrendim. Tabi bu konuyu hemen kapattım oracıkta...


Daha 1-2 saat içinde abimle konuştum. Malum davetiye gelmesi gerek ki daha kolay vize alabileyim.
O da evraklarını tamamlamaya çalışıyor bir yandan. Çalıştığına dair belge almak için gittiğinde ilgili kişinin hasta olmasından alamamış. Beklemiş haliyle. Dün gittiğinde kadının öldüğünü öğrenmiş.
.
.
.
Hay Aksi.

Hayır anlayamıyorum. Evren benim yurt dışına çıkmama bu kadar mı karşı 😆
Ya alt tarafı 10 günlük bir gezi olacak dostum.
Neden yani !?!?

Şimdilerde bilet arıyorum sanırım o kısımda da THY iflas falan edecek..
İnan kendimden korkmaya başladım.


Gene belirtmek isterim ki İKA senden nefret ediyorum. Totalde departman olarak ! 
Ohh Be !